Recep Tayyip Erdoğan
138K subscribers
1.38K photos
223 videos
15 links
Türkiye Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı - President of Türkiye and AK Party Chairman
Download Telegram
Bugün AFAD Başkanlığımız ve Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğümüz iş birliğiyle sel ve taşkın risklerini azaltma yolunda kritik bir adım daha attık.

Sel ve Taşkın Risk Azaltma Protokolü ile önceki senelerde yaşadığımız sel, taşkın ve heyelan afetlerinin önüne geçmeyi hedefliyoruz.

Devletimizin ilgili kurumlarının sel-taşkın afeti öncesi, anı ve sonrasına müdahale noktasında lojistik ve teknik kapasitesini güçlendiriyoruz.

AFAD envanterinde bulunan 111 adet iş makinesinin Devlet Su İşlerinin kullanımına verilmesini kapsayan protokolle, her iki kurumumuzun etkinliğini artıracağız.

Bugün ilk etapta 31 adet iş makinesinin devir teslimini gerçekleştirdik.

Bu iş makinelerinin de hizmete girmesiyle birlikte Devlet Su İşlerindeki ekskavatör sayısını 816’ya yükseltiyoruz.

Yerli ve millî üretim olan ekskavatörlerimiz, özellikle sel ve heyelan riski yüksek bölgelerimizde görev yapacak.

Karadeniz Bölgemizdeki 13 ilimizde risk azaltma faaliyetlerine süratle başlıyoruz.

Derelerimizdeki temizlik ve ıslah çalışmalarına hız vermek suretiyle yoğun yağış dönemi başlamadan gerekli tedbirleri hayata geçireceğiz.

Bizim inancımızda tedbir, tevekküle mâni değildir. Tedbirsiz tevekkül samimiyetin değil cehaletin alametidir.

Bugünkü imza töreniyle özellikle yağış mevsimi kapımızı çalmadan riski en yüksek yerlerden başlayarak devlet olarak üzerimize düşeni yapıyoruz.

Protokol sayesinde kullanıma sunulan yeni iş makinelerimizin de yardımıyla 2024 yılını daha sorunsuz, sıkıntısız, can ve mal kaybı yaşamadan atlatacağımıza inanıyorum.

AFAD ve Devlet Su İşlerine çalışmalarında şimdiden kolaylıklar diliyorum.
Media is too big
VIEW IN TELEGRAM
Zorluklara rağmen asrın felaketinin üstesinden asrın birlikteliğiyle geliyoruz, geleceğiz.
Bu akşam Cumhurbaşkanlığı Külliyemizde gerçekleştirdiğimiz 13’üncü Çalışma Meclisi yemeğine iştirak eden işçi, kamu görevlileri, işveren sendikaları ve konfederasyonlarımıza, sivil toplum örgütlerimize, akademisyenlerimize, kamu kurum ve kuruluşlarımıza teşekkür ediyorum.

Çalışma hayatında katılımcı sosyal diyalog anlayışının en önemli temsil mekanizmalarından birini Çalışma Meclisimiz oluşturuyor.

Bugüne kadar 13 kez toplanan Meclisimiz, çalışma hayatına dair yol haritasının belirlendiği, sorunların tartışıldığı, çözüm önerilerinin getirildiği bir platform görevi üstlendi.

Biz de hem Meclis toplantılarına iştirak ederek hem de taraflarla farklı vesilelerle bir araya gelerek gündemimizdeki konuları değerlendirdik.

Çalışma hayatımıza dair kritik kararların arifesinde katılımcıların görüşlerine başvurduk.

Çalışma Meclisimizin taraflarından gelen teklifler, tenkitler ve fikirler çerçevesinde meselelerimize çözüm yolları geliştirdik.

Göreve geldiğimiz andan itibaren sürdürdüğümüz diyaloğu bugün de aynı yoğunlukla ve hassasiyetle devam ettiriyoruz.

İşçisiyle, işvereniyle, memuruyla, esnafıyla, çiftçisiyle Meclis zemininde yaptığınız istişarelerin şimdiden ülkemiz, milletimiz ve çalışma hayatımız bakımından hayırlara vesile olmasını diliyorum.
Media is too big
VIEW IN TELEGRAM
Hak ve adalet mücadelesi, siyasi ve ideolojik holiganlığa kurban edilemeyecek kadar anlamlı, önemli ve ulvi bir mücadeledir.
Ülkemizle birlikte tüm dünyada kutlanan 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü tebrik ediyorum.

Helal rızık peşinde koşan tüm işçi ve emekçi kardeşlerime selam ve sevgilerimi gönderiyorum.
Bugün 25 ülkenin 47 farklı bölgesinden gelen Avrupalı Türkleri Cumhurbaşkanlığı Külliyemizde misafir ettik.

Uluslararası Demokratlar Birliğinin 4 gün sürecek istişare toplantısı vesilesiyle Avrupalı Türk kardeşlerimizi ana vatanında, baba ocağında ağırlamaktan memnuniyet duydum.

Bundan 20 sene önce Köln’de UETD ismiyle kurulan Birliğimiz, aradan geçen süre zarfında hamdolsun sürekli büyüdü, güçlendi, kökleşti.

Özellikle kültürel ırkçılık, İslam düşmanlığı, ayrımcılık, hatta antisemitizmle mücadelede Birlik, Avrupa’da daima en ön saflarda yer aldı.

Uluslararası Demokratlar Birliği;

Avrupa’daki kardeşlerimizin haklarının korunması…

Avrupalı Türklerin entegrasyon süreçlerinin kolaylaştırılması…

Genç kuşakların asimile olmadan içinde yaşadıkları topluma katılımı…

Siyaset, ekonomi, sivil toplum ve akademide insanlarımızın desteklenmesi gibi çok geniş bir yelpazede gerçekten kıymetli faaliyetler yürüttü, yürütüyor.

Avrupa’daki Türk diasporasının karşılaştığı sınamalar ve tehditler değiştikçe Birliğin faaliyet sahası da genişliyor.

Uluslararası Demokratlar Birliğinin son dönemde kendi insanımızla birlikte kardeş topluluklara da el uzatmasını çok kıymetli buluyorum.

Hak ve adalet eksenli yürüttüğü çalışmalarla 20 yılda bir marka haline dönüşen Birliğimizi canıgönülden tebrik ediyorum.
Media is too big
VIEW IN TELEGRAM
Türkiye, sadece İslam ve yabancı karşıtlığı meselesinde değil, 7 aydır devam eden Gazze krizinde de dirayetli ve cesur bir duruş sergilemiştir.

Bundan sonra da tüm insanlığın selameti için doğru bildiklerimizi cesaretle dile getireceğiz.
1990’dan bu yana Türk ekonomisine ve demokrasisine yeri doldurulamaz katkılar sağlayan MÜSİAD’ımızın yönetim kurulu üyeleriyle bir araya geldik.

34 yıldır MÜSİAD çatısı altında ülkemizin kalkınmasına, millî iradenin güçlenmesine katkı veren tüm kardeşlerime teşekkür ediyorum.

Büyük ve güçlü Türkiye davasının ekonomideki bayraktarlığını yapan MÜSİAD, asrın felaketini yaşadığımız 6 Şubat depremlerinden sonra da milletimiz için seferber olmuştur.

MÜSİAD gibi ülkesine ve milletine karşı sorumluluk duygusuyla hareket eden kuruluşlarımızın da desteğiyle yaralarımızı süratle sarıyoruz.

MÜSİAD ailesini, 7 Ekim’den beri İsrail’in soykırım uyguladığı Gazze halkına yaptığı yardımlar dolayısıyla hassaten tebrik ediyorum.

Salgından savaşlara, depremden bölgemizdeki krizlere kadar pek çok olumsuzluğun üst üste geldiği bu sancılı dönemi de inşallah atlatacağız.

Türkiye’nin ekonomide, istihdamda, dış ticarette, güvenlikte ve diğer tüm alanlarda bu süreçten güçlenerek çıkacağından asla şüphe duymuyoruz.

34 yıldır beraber yol yürüdüğümüz MÜSİAD’ın, ekonomi programımızı sahiplenerek bizlere destek vermeyi sürdürmesini bekliyorum.
İsrail’i ateşkese ve geçişine izin verdiği insani yardım miktarını arttırmaya zorlamak amacıyla ilk etapta 54 ürün grubuna ihracat kısıtlaması getirmiştik.

Dünden itibaren de tüm ürünleri kapsayacak şekilde İsrail’le ihracat ve ithalat işlemlerini durdurduk.

Attığımız bu adımın ortaya çıkaracağı sonuçları iş dünyamızla eş güdüm ve istişare içinde yöneteceğiz.

Şunun bilinmesini isterim:

Biz bölgemizdeki hiçbir ülkeyle düşmanlık ve kavga peşinde değiliz.

Her fırsatta ifade ettiğim gibi, biz coğrafyamızda çatışma, kan ve gözyaşı görmek istemiyoruz.

Tüm inançlar olarak hep birlikte barış, refah ve istikrar içinde yaşamak istiyoruz.

Burada tek bir gayemiz vardır, o da Batı’nın koşulsuz askerî ve diplomatik desteğiyle kontrolden çıkan Netanyahu yönetimini ateşkese zorlamaktır.

Ateşkes ilan edildiği, Gazze’ye yeterli miktarda insani yardım girişine müsaade edildiği durumda amaç zaten hasıl olacaktır.

Türkiye’nin bu hamlesi, mevcut tablodan rahatsız olan diğer ülkelere de örnek teşkil edecektir.